Bu cümleler, Intel Türkiye ve Future Bright tarafından yapılan bir anketin sonuçlarının gazetelere başlık olarak yansıyan özeti. Anket, 10 şehirde 8-55 yaş arasında 2 bin kişiyle görüşülerek yapılmış. Metodolojiye dair ayrıntı aramak üzere Intel Türkiye’nin sitesine bakınca, orada bu ankete dair bilgi 16 Mayıs Pazartesi sabahı bile yoktu. Oysa anket, basına 11 Mayıs Çarşamba açıklanmıştı. Ertesi günlerde basında yer aldı. Aradan geçen sürede anket bilgisi, Intel sitesine taşınmamış. Epey bir aramadan sonra Slideshare’de tesadüfen buldum.
Basına yansıdığı kadarıyla yanıt aranan bazı sorular: Hayal kurmaktan neyi anlıyoruz? Hayal kurmaya ne zaman başlayıp ne zaman bırakıyoruz? Hayallerimiz, geleceği kucaklayacak kadar kapsamlı mı yoksa günlük hayatın zorluklarında gerçekleşmeden kaybolup gidiyorlar mı? Girişimcilik dünyamızda hayallerin etkisi ne kadar?
Anket sonuçlarını yetkinlikle veren Dünya gazetesindeki habere göre, “girişimcilik fikirlerine dönüşebilecek üretken hayal kurabilenlerin oranı” % 15. Ankete katılanların % 49’u çocukken hayal kurmaya başlıyor. Hayal kurma yaş ilerledikçe azala azala yetişkinlikte % 14’e kadar iniyor. Oysa girişimcilik için aktiflik gerek. Ankete katılanların % 78’i girişimciliği “aklından bile” geçirmemiş. En çok (% 16) hayali kurulan meslekler, öğretmenlik ve doktorluk.