80’lerde altyapı yatırımları, 90’larda süreç otomasyonlarının öne çıktığını belirten Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak, 2000’lerde ise veri analizinin önem kazandığını Komtaş Bilgi Yönetimi’nin de dünyadaki gelişmelere paralel olarak son 5 yıldır özellikle veri yönetimi konusunda yüzde 50-60 oranında büyüdüklerini belirtti.
“2013 yılında niteliksel olarak büyüyeceğiz”
Çomak, 2013 hedefleri ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü: “İşimizin önemli bir kısmı veri yönetimi olduğundan büyüme hedeflerimiz veri yönetimindeki büyüme oranıyla paralel gidiyor. 2013 bizim için farklı bir yıl çünkü veri yönetimi ve analitik uygulamalar alanında uluslararası en iyi teknolojileri Türkiye’ye getirip, kendi bilgi birikimiyle uygulayan bir şirket olan Komtaş Bilgi Yönetimi olarak kurumsal veri yönetimi uzmanlığı alanında kadromuzu sadece niceliksel değil niteliksel olarak da genişletiyoruz. Kurumsal veri yönetimi, veri yönetimi ile başlayan, kurumsal veri mimarisi ile devam eden, veri kalitesi, veri ambarı ve veri güvenliği yani veri ile ilgili tüm bu alanları kapsayan bir disiplin. Teknolojiden bir adım öte de bilgi birikimine sahip nitelikli bir kadroyla çalışmaya önem veriyoruz. Rakamlarla birlikte niteliksel büyüme de birincil hedeflerimiz arasında yer alıyor. Özellikle bankacılık ve finans sektöründe büyük veri alanında çalışmayı hedefliyoruz.”
‘Veri analizinin şirketlere faydası nedir’ sorusuna Çomak, “Kurumların sahip olduğu en büyük değerler taşınmaz mallar…vs değil veridir; çünkü tüm satış ve pazarlama veriler üzerine kuruludur. Müşteriyi ne kadar iyi tanır, ürünleri ne kadar iyi tanımlar ve müşteri ile ürünü doğru zamanda buluşturursanız rekabette fark yaratabilirsiniz. Bir başka fayda ise veri yönetimi ile ciddi anlamda maliyetlerde tasarruf sağlıyorsunuz. Veri analizi veriyi bilgiye dönüştürüp karar destek süreçlerinin bir parçası haline dönüştürdüğü için kurumlar için olmazsa olmazlar arasında yer almalıdır” yanıtını verdi.
Çomak, büyük veri ile ilgili ise şunları söyledi: “Büyük veri, veri analizini tamamlayan bir konu; altyapınızda mutlaka bir veri yönetimi, analitik platform olması lazım. Sosyal medyada veya akıllı cihazlar aracılığıyla müşteri hakkında topladığınız veri müşteriyi daha iyi tanımanıza yardımcı olur. Tüm bu yapılandırılmamış veriyi iyi analiz ederek rekabet avantajına dönüştürmeniz gerekiyor.”
Sektörlerine göre farklı sürelerde veriyi tutmak zorunda olan kurumların, özellikle son senelerde verinin öneminin farkına vardığını belirten Çomak, finans, telekom ve perakende gibi sektörler dışında bu farkındalığın yeteri kadar görülmediği söyledi.
“Türkiye’deki şirketler bulut bilişime mesafeli duruyor”
“Yeni veri erişim olanaklarıyla veriye her yerden ulaşabiliyor ve sosyal medya ile veriler de çeşitlendi” diyen Çomak, Türkiye’deki şirketlerin bulut bilişime yaklaşımını şöyle değerlendirdi:
“Bulut bilişim, Türkiye’de dünyadaki ile paralel bir gelişim göstermiyor. Türkiye’deki yabancı şirketlerin grup standartları olarak kullandıklarından bulut bilişim kavramı yer alıyor. Türkiye’deki şirketler bulut bilişime mesafeli duruyorlar. Özel bulutun gelişmesi ve yaygınlaşması ile güvenlikle ilgili kaygıların azalarak buluta olumlu yaklaşımın gelişeceğini düşünüyorum. Bulut bilişim maliyet avantajı sağlayan önemli bir teknoloji. Şu anda daha çok süreç otomasyonu bulutta yer alıyor. Veri analizinin bulutta yer alması söz konusu değil. ABD’de de örnekleri olsa bile ülkemizde raporlama, iş zekâsı gibi uygulamaların direkt çalışması henüz uygulanmıyor.”
