“İş analitiğinin gerekliliği, özellikle işletmelerin yönetebileceklerinden daha fazla veriye sahip olduklarında ve bu verileri anlamlı bilgiye dönüştürmede ortaya çıkıyor. IDC istatistiklerine göre, 2020’de uygulama yazılımları tarafından üretilen veri miktarı, 10 yıl öncesinin yaklaşık 44 katı olacak. Bu verinin işlenmesi ve buradan analizler yapılarak yönetim kararları alınabilmesi en önemli konulardan biri oldu ve olmaya devam edecek. Veriyi bilgiye dönüştürerek, taktiksel kararların hızlı ve doğru bir şekilde verilmesinde yardımcı olan iş analitiği çözümleri, globalleşen pazarda özellikle orta ölçekli şirketlere rekabet avantajı sağlıyor. Firmalar; bu çözümlerle konsolide edilmiş, doğru, gerçek zamanlı ve çok boyutlu verileri kullanarak proaktif yönetim imkânı elde ediyor.”
Veri madenciliğinin önemi daha da artacak
Teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişiyor. Bilim kurgu olarak nitelendirdiğimiz pek çok fikir veya cihaz günümüzde hayata geçmiş durumda. Cep telefonlarımızla hava durumundan borsa bilgilerine, bankacılık işlemlerinden yaptığımız spor aktivitelerinin takibine kadar pek çok veriyi anlık izleyebiliyoruz. Bundan sonrasına yönelik beklentilerini ise Cem Cengiz Yılmaz, şöyle anlatıyor:
“Yakın gelecekte, cep telefonuna bile ihtiyaç duymayacağımız, kullandığımız her cismin sensorlar aracılığıyla veri toplayan, analiz eden ve anlamlandıran birer bilgisayar olacağı görülüyor. Örneğin giydiğimiz kıyafetteki nano-teknolojik sensorlar bir bilgisayar gibi veri toplayacak ve bunları ağlar vasıtasıyla bulut teknolojilerle dev veri merkezlerine iletecek ve geliştirilen iş analitiği sistemleri bu verileri anlamlandıracak. Geleceğin en gözde meslekleri arasında gösterilen “veri madenciliği” tüm bu sürecin yönetimini üstlenecek. Zamanla pek çok firma ve iş kolunun işlerini bu akıllı sistemlere kaptıracağı bir gerçek.”