“GlassHouse olarak, hem kurum içi veri merkezi çözümleri geliştiriyor hem de bulut tabanlı hizmetler sunuyoruz. Özellikle bankacılık gibi regülasyonlara tabi sektörler için özel çözümler üreterek faaliyetlerimizi üç ana başlıkta topluyoruz: regülasyon uyumlu bulut hizmetleri, kurumlara özel altyapı çözümleri ve SAP altyapı hizmetleri. Bu kapsamda entegre çözümler sunabilen hizmet sağlayıcı sayısının sektörde oldukça sınırlı olduğunu belirtmek isterim.
Bu yapının temelini, sizlerle gerçekleştirdiğimiz toplantılarda paylaştığınız görüş ve ihtiyaçlar oluşturdu. Ürün ve hizmet portföyümüzü, bu içgörüler doğrultusunda şekillendirdik. Yıllardır bizimle çalışan, güven duyan değerli müşterilerimizle birlikte bu yaklaşımın karşılığını görmekten memnuniyet duyuyoruz.
Bugün de çok değerli bilgiler paylaştınız. Açıkça görülüyor ki SAP, özellikle de SAP S/4HANA, artık kurumların ya kullandığı ya da geçmeyi planladığı bir yapı haline geldi. Bu da bulut ihtiyacının merkezinde SAP’nin yer aldığını ortaya koyuyor.
Ancak unutulmamalı ki, kurumlar buluta yalnızca trend olduğu için yönelmiyor. Bu dönüşümün temel motivasyonu, doğrudan iş ihtiyaçlarından kaynaklanıyor. Özellikle yüksek bellek gereksinimi olan SAP HANA gibi yapılar için “küçük başlayıp ölçeklenerek büyüme” esnekliği önemli bir avantaj. Biz de bu ihtiyaca yanıt vermek üzere yönetilen bulut hizmeti modelimizi geliştirdik.
Bugün, kurumların kendi sistem odalarında kurabilecekleri altyapıları; yatırım maliyeti olmadan, güvenli, sürdürülebilir ve ihtiyaçlara göre ölçeklenebilir şekilde hizmet olarak sunuyoruz. Elektrik, soğutma ve yedekleme gibi fiziksel yüklerin ortadan kalktığı, sadece kullanıma odaklanan bu model, bulutun gerçek değerini ortaya koyuyor. Ayrıca, yetkin insan kaynağına erişimin zorlaştığı bir dönemde sistem yönetiminden çok iş değeri üretmek öncelikli hale geliyor.
BT Altyapınız Emin Ellerde
Sadece teknik altyapıyı değil, işletim sistemi seviyesinden siber güvenlik kontrollerine kadar tüm katmanları yönetiyoruz. Kullanıcıların sisteme ne zaman ve nasıl eriştiğine dair detaylı kayıtları tutabiliyoruz. Türkiye’nin ilk dijital bankasının sistemlerinin bu platform üzerinde çalıştığını da belirtmek isterim. Üstelik bu hizmet, yalnızca teknik olarak sağlanmakla kalmıyor; BDDK ve TCMB gibi regülasyon otoritelerinin denetimlerinden başarıyla geçerek sürdürülebilir şekilde yürütülüyor.
Kurumların ihtiyaçlarının birbirinden farklı olduğunu biliyoruz. Bu nedenle tek tip bir mimari yerine; hibrit, private cloud ve on-prem sistemlerle entegre çalışabilen esnek çözümler geliştiriyoruz. Tüm bu hizmetler, aynı ekip çatısı altında entegre şekilde sunuluyor. Sorunlar karşısında yalnızca yönlendirme yapmakla kalmıyor; doğrudan sorumluluk üstleniyoruz.
İster üretim yapan bir sanayi kuruluşu, ister savunma sanayine hizmet veren bir firma ya da bir kamu kurumu olsun, her yapıya özel mimariler geliştirip uçtan uca hizmet sunabiliyoruz. Yüksek güvenlik seviyesi gerektiren AirGap teknolojisine sahip Siber Kurtarma Çözümleri gibi hizmetleri bile servis modeliyle sağlayabiliyoruz. Çünkü burada yalnızca donanım değil; aynı zamanda mevzuata uyumlu yazılım ve süreçler de kritik rol oynuyor. Tüm bu unsurlar tek elden sağlanabiliyor.
RISE with SAP gibi modellerde veri merkezi seçimi her zaman esnek olamayabiliyor. Ancak ister bir hyperscaler üzerinde ister kendi GlassHouse Cloud platformumuzda, SAP altyapınızı çalıştırabiliyor, SAP Basis yönetimini sağlayabiliyor ve tüm SLA taahhütlerini yerine getirebiliyoruz. Bu yaklaşım, teknoloji sağlayıcılığının ötesinde güvenilir bir çözüm ortağı olduğumuzun en somut göstergesi.”