Araştırma, insan sermayesinin değerinin katlanarak artacağını gösteriyor. Öyle ki küresel olarak insan sermayesi 2030’a kadar 1,2 katrilyon dolara çıkacak. Buna karşılık stoklar, gayrimenkul ve teknolojinin içinde olduğu fiziki sermayenin ise aynı dönemde 521 trilyon dolar olması bekleniyor. Bu durumun ülkeden ülkeye göre farklılık gösterdiğini de hatırlatan Korn Ferry Türkiye Teknoloji Sektörü Kıdemli Direktörü Caner Çınar, ABD gibi teknolojik olarak gelişmiş bir ülkede bile insan sermayesinin fiziki sermayeye kıyasla 3,9 kat daha değerli olması beklentisini dile getirirken, Birleşik Krallık’ta bu rakamın 4,23’e kadar yükseldiğini vurguladı.
“Çevik olmak, becerinizi genişletmek anlamına gelebilir, ancak mutlaka üst düzey bir kodlama sihirbazı olmak zorunda da değilsiniz” tespitini yapan Çınar, 2030’da da işyeri teknolojisinin daha az teknik olacağı kanısında. Çınar, “Çok yakında bir bilgisayara sesli komutlarla yazılımlar hazırlama talimatı verebilirsiniz” örneğini verdi. Araştırmalar; robotların verileri daha iyi ve daha hızlı sıkıştırabildiğini, önemli eğilimleri yakaladığını ve algoritmalarını gördüklerini, ama günümüz dünyasında estetik ve kullanışlılığın daha önemli olduğunu, bunun da insana olan ihtiyacı artırdığını ortaya koyuyor.
Firmaların dijital dönüşüme uyum sağlamak için çaba göstermesi gerekliliği karşısında, işgücünün de bu dönüşüme uygun olarak tasarlanması önem taşıyor. Korn Ferry çalışmaları, değişimin hem işgücü niteliği hem yönetim anlamında gerekliliğini gösteriyor. Dijital potansiyellerini gerçeğe dönüştürmek isteyen şirketlerin, farklı düşünen ve daha fazlasını yapmaya istekli iş gücüne sahip olması bu noktada büyük önem taşıyor.