Gündemde optimizasyon konusu var
SAS’ın gündeminde yer alan risk çözümlerinin temelinde ana uzmanlık alanları olan analitiğin bulunduğunu belirten Gydien, “Özellikle tahminsel analitik dediğimiz buradaki bilgilerden yararlanarak gelecekte ne olacağını tahmin etmek ve buna göre karar almanın sağlandığı bir yapı var. Bunun ötesinde ise henüz çok yerleşmemiş bir kavram olan optimizasyon var. Optimizasyon analitikten başlayarak gelebileceğimiz son nokta ve SAS da son dönemde bunun üzerine çalışıyor” diye konuştu.
SAS’ın 2010 Türkiye ajandasında finans, enerji, perakende ve kamu sektörü varSAS’ın Türkiye pazarına özel strateji ve planlamalarına değinen ve pazarı da değerlendiren Gydien şöyle konuştu: “Bu yıl Türkiye pazarında yoğunluklu üzerinde çalışacağımız sektörler bankacılık, enerji ve perakende sektörleri olacak. Perakende sektörüne geçen sene bir giriş yaptık, bu sene de baskı altında olduğunu düşündüğümüz sektördeki çalışmalarımızın devamının geleceğini düşünüyoruz. Diğer taraftan SAS olarak Ankara’da kamu sektörü ile ilgili çalışmaları da artıracağımız bir yıl olacak. Türkiye’nin MEA Bölgesi içindeki konumuna bakarsak Türkiye Ortadoğu ve Afrika Bölgesi için kritik bir konumda aslında. Hem ekonominin durumu hem yetişmiş insan sayısı olarak kendi içinde barındırdığı özellikler Türkiye’nin bu bölgede ön plana çıkmasını sağlıyor. Türkiye’nin bölge içindeki gelir payının yüzde 20 civarında ancak bölgedeki her ofis aynı büyüklükte değil, Güney Afrika yüzden fazla çalışanı olan bütün Afrika Bölgesine hizmet veren bir ofis gelir dağılımı da büyüklüğe paralel olarak da şekilleniyor diyebiliriz.
Finans yönetim merkezi olacak, yüzde 25 büyüme planlanıyor
Yeni bir düzenleme ile Ortadoğu’nun finans fonksiyonlarını da Türkiye’ye çektiklerini de belirten Gydien, “ Türkiye bizim finansal kontrol açısından da merkez noktamız olacak. Böylece organizasyonel olarak muhasebe ve finans işleri Türkiye’den yöneteceğiz. Diğer taraftan SAS olarak Türkiye’de insan kaynağı tarafında yüzde 25’lik bir büyüme de planlıyoruz” diye konuştu.