- Derneklerin hiç mi kabahati yok hocam?
- Dernekler, doğrudan kişisel ya da kurumsal menfaat sağlamaz. Dolaylı faydası olabilir ama bu beklenti içinde gelmek ya da yönetmek başta yapılan ilk hatadır.
- Dernekler, ne zenginler kulübü ne de yoksullara yardım organizasyonudur. Üyeler aidatlarını düzenli ödemek zorundadır ama derneklere üye girişi de binlerce lira olmamalıdır. Bir derneğimizin aidatı 60 TL, o bile toplanamıyor diğer yandan, benden sektörel bir dernek girişi için 2010 yılında 10.000 TL istenmişti.
- Dernekler hayır kurumu, eğitim kurumu ya da siyasi organizasyonlar olamaz. Her zaman sektörün geliştirilmesi ve fayda sağlaması yönünde hareket eder.
- Üye aidatları toplamanın zorluğu nedeniyle yapılan küçük çaplı gelir arttırıcı faaliyetleri saymazsak, sektöre rakip ürün çıkaramaz , rakip yayın çıkaramaz, rakip etkinlik yapamaz, yapmamalıdır.
- Faaliyetlerini duyurmak zorundadır. Sessiz sedasız çalışan derneklerin başarılı olma ihtimali düşüktür.
- Derneklerin yükü sadece Başkan’a yüklenmemelidir. Yönetim kurulu ve faaliyet grupları ile çok daha başarılı yol alınabilir.
- Başta telekom operatörleri olmak üzere büyük ve uluslararası firmaların desteği yok denecek kadar azaldı. Bu ilişikler güçlendirilmeli, onları ziyaret etmeli ve basın üzerinden çağrı yapılmalıdır. Eğlence ve yarışma programları onların olmaları gereken yer değil, gereken yer bizzat sektörün kendisidir.
- Ve elbette devlet büyükleri ziyaret edilerek sektörün sorunları aktarılmalı, çözüm istenmelidir. Devlet kapısı sadece sponsorluk talep yeri değildir.
Mutlu ve güvenli günler dilerim